Sinema Filmi Yönetmeni
Sinema filmi yönetmeni kendisine yüklenen bu özgün sorumluluğu yerine getirebilmek için ekibinde bir iş dağılımı yapmak zorunda olan kişidir.
Örneğin; filmde yer alan sahnelerin atmosferini tarif ettiği ve bu atmosferin hangi sahnelerde oluşturulabilecegini bilen yardımcılarından mekan seçimlerini yapmalarını ister…
Sanat yönetmeninin uygun kostüm ve dekorların, aksesuarların tasarlanmasını ister…
Görüntü Yönetmeni ile başbaşa vererek hikayeyi en uygun şekilde aktaracak görüntüleri saptamaya çalışır…
..
Filmi üzerinde tam kontrol sağlamak isteyen bazı yönetmenler de aşağıdaki şekilde çalışırlar;
- Genel bir plan oluşturur ve bunun çerçevesinde oyuncularla provalar yapar,
- Ekip ve oyuncuların direktifleri takip edip etmediklerini dikkatle kontrol eder,
- Kendi senaryosunu yazar (Orson Welles, Quentin Tarantino, Robert Rodriguez, Christopher Nolan, Nuri Bilge Ceylan vs.)
- Çalışma tarzına yatkın olan ve çoğu kez daha önce de çalıştığı bazı danışman senaristlerle çalışarak bu senaryoyu kontrol eder ve geliştirir,
- Kendi görüntü yönetmeni ve kurgucusu ile çalışır,
- Bazen kendisi de filminde rol alır, hatta filmin star oyuncusudur. (Woody Allen)
Sinema filminin üretim aşamalarını şöyle sıralayabiliriz;
- Proje seçimi (hikaye – senaryo),
- Proje üzerinde ön hazırlık çalışması,
- Çekim,
- Post Prodüksiyon – çekim sonrası ( çekilmiş ham malzemenin işlenmesi, kurgu, seslendirme, çoğaltma vs. gibi işlemler ) .
Sinema filminin oluşabilmesi için her şeyden önce bir film öyküsü dolayısıyla bir senaryo olması gerekir.
Senaryonun kelime anlamı bir film çekilmesinde temel olan yazılı metin veya plan ve sahnelere bölünmüş film hikayesi olarak açıklanabilir.
Film diyalog yazarının anlatım aracı değildir. Bir tiyatro oyununu etkileyici biçimde perdeye
aktarabilse de bir tiyatro eseri de değildir.
Film sözcüklerden çok görüntülerin dilidir. Bir sahnede yoğun diyaloglarla anlatılacak bilgi ve mesajlar devinim ve tepkilerle anlatılmalıdır.
Bir çok yapımcı senaryoların çekime başlamadan önce yönetmen tarafından gözden geçirilmesini ister.
Yazarın bakış açısı öznel’dir, fakat bir yönetmenin bakış açısı kesinlikle nesnel olmalıdır.
Bir yönetmenin belirli konular ve biçimler için öznel tercihlerinin olması kaçınılmazdır.
Fakat tüm bunları izleyiciye en etkin bir şekilde sunabilmek için nesnel bir bakış açısına da
sahip olmalıdır.
İşte bu iki değişik özelliği dengeli bir şekilde yapımlarında birleştirebilen yönetmenler başarılı filmler ortaya koyabilien yönetmenlerdir.
Devam edecek…