Sinema Akımları

 

sinemakaımları5
Black Swan

 

Sinema Akımları ve Filmler

Günümüz sinema akımları düşünülünce dönemden döneme popüler olan sinema türleri dışında tüm dünyada sinema yapımcılarının hedef kitlelerini belirleyen üç temel akımdan bahsedebiliriz.

Mainstream (Ana Akım) Sinema:

Her ülkenin sinema endüstrisinin yatırım yaptığı, yüksek bütçeli ve her tür seyirciye hitap eden filmler. Bu filmler popüler konuları işler, fazla sayıda kopya ile çok geniş bir dağıtım ağında özellikle çoklu salonlu sinemalarda gösterime girerek, değişik medyalarda gösterilirler ve dağıtımın ardından yoğun pazarlama kampanyaları ile filme ait yan ürünlerden de kazanç sağlarlar.

A sınıfı oyuncular ile fazla sayıda pahalı mekanlarda çekilen filmlerdir. Uzunlukları 90dak. ile 180dak. arasında değişebilir.

Sinema akımları içinde en baskın Ana Akım Sinema örneklerinin tanımı ülkeden ülkeye değişmekle beraber global anlamda düşünüldüğünde akla, en büyük sermayeye ve geniş dağıtım ağına sahip olması açısından, Hollywood Sineması gelir.

Batman, Spiderman, Lord of Rings. Transformers, serileri vs gibi yapımlar bu türe örnek olarak verilebilir.

sinemaakımları1
Batman vs Superman

 

Sanat Sineması:

Ana Akım sinemaya, popüler kültüre karşı duruşları ile “sanat sanat içindir” anlayışını uygulayan filmler…

Bu tarz sinema akım ürünleri filmler taşıdığı değerler ve getirdiği yenilikler açısından sınırlı dağıtım olanakları ile  ticari sinemalarda yer bulamayarak genelde kısıtlı bir seyirci kitlesine ulaşabilirler.

Uzunlukları genellikle 60 dak. civarındadır ve fazla ünlü olmayan oyuncularla çalışılır.

1934 L’Atalante – Jean Vigo

1941 Citizen Kane – Orson Welles

1953 Tokyo Story – Yasujiro Ozu

1964 The Gospel According to Saint Matthew – Pier Paolo Pasolini

1966 Andrei Rublev  – Andrei Tarkovsky

1978 Days of Heaven – Terence Malick

1982 Fanny and Alexander – Ingmar Bergman

1996 A Clockwork Orange – Stanley Kubrick

2002 Mulholland Drive – David  Lynch

2009 The White Ribbon – Michael Haneke

2015 The Gift – Joel Edgerton

sinemaakımları2
The White Ribbon

 

Bağımsız Sinema:

Sinemayı kendini ifade etme biçimi olarak gören, çoğunlukla sıra dışı konuları ele alan ve düşük bütçelerle çekilen filmler.

bu sinema akım’ının ürünleridir.

Büyük stüdyoların dışında çekilen bu filmler daha önce işlenmemiş konulara yenilikçi bakış açılarını uygulayan  ve bu yenilikçi fikirleri ile sinema anlatımını geliştiren deneysel filmlerdir. Bu tür sinema tarihine bir çok “Ataeur” yönetmen kazandırmıştır. Bağımsız filmler kendilerine her ülkede yer bulabilmelerine rağmen en iyi örneklerini yine Amerika’da vermişlerdir. Spike Lee, Kevin Smith, Bryan Singer, Sofia Coppola, Darren Aronofsky gibi isimler Amerikan sinemasının çıkardığı bağımsız yönetmenlere birer örnektir

1959 Shadows (1959), Yö. John Cassavetes

1973 Mean Streets (1973), Yö. Martin Scorsese

1974 Dark Star (1974), Yö. John Carpenter

1974 The Texas Chain Saw Massacre (1974), Yö. Tobe Hooper

1979 Mad Max (1979, Aus.), Yö. George Miller

1984 Blood Simple (1984), Yö. Joel Coen

1984 Stranger Than Paradise (1984, W. Ger/US), Yö. Jim Jarmusch

1984 The Terminator (1984), Yö. James Cameron

1989 Drugstore Cowboy (1989), Yö. Gus Van Sant

1989 Sex, lies, and videotape (1989), Yö. Steven Soderbergh

1992 El Mariachi (1992), Yö. Robert Rodriguez

1992 Reservoir Dogs (1992), Yö. Quentin Tarantino

1994 Clerks (1994), Yö. Kevin Smith

1995 The Usual Suspects (1995), Yö. Bryan Singer

1998 Run Lola Run (1998, Ger.), Yö. Tom Tykwer

1999 Being John Malkovich (1999), Yö. Spike Jonze

2000 Amores Perros (2000, Mex.), Yö. Alejandro Gonzales Inarritu

2000 Memento (2000), Yö. Christopher Nolan

2001 Donnie Darko (2001), Yö. Richard Kelly

2003 Lost in Translation (2003), Yö. Sofia Coppola

2004 The Passion Of The Christ (2004, It./US), Yö. Mel Gibson

2015 Mother  ( 2015), Yö. Darren Aronofsky

sinemaakımları3
Lost in Translation

 

 

 

 

SENARYO VE YÖNETMEN – SİNEMA FİLMİ YÖNETMENİ HAKKINDA KISA BİR MAKALE, 4

SENARYO VE YÖNETMEN

Jean-Luc Goddard

 

Her senaryo yazarı için mükemmeldir. Çoğu kez sancılı bir üretim sürecinin sonunda ortaya çıkar ve onu yaratan kişinin çocuğu gibidir. Klasik deyişle her anne kendi çocuğunu beğenir.

Fakat senaryo ve yönetmen ilişkisi bağlamında iyi bir yönetmenin bir senaryonun sinemasal niteliğini kavramak açısından doğal bir yeteneği var olmalıdır. İyi bir yönetmen kamerayı zekice kullanarak etkin bir görsel anlatımla diyalogları da sadeleştirebilir.

Uygun bir dekor içinde iyi bir oyuncu gözlerindeki anlatımla tüm bir senaryo sayfasında yer alan sözcüklerin tümünü söyleyebilir.

Yazarlar genellikle konu üzerinde dururlar, halbuki iyi geliştirilmiş ilginç karakterler konuyu kendiliğinden getirir ve geliştirir. İki insan karşı karşıya getirilip bir dram yaratılabilir. Bu iki kişi de ilerleyen aşamalarda sayısız durum içine konabilir. Shakespeare‘in Romeo – Juliet hikayesinin kaç kez çekildiğini ve kaç versiyonu olduğunu hatırlayalım.

Sinemada oyuncuların konuşmak yerine eylemi yapmaları çok daha etkindir. İnsanlar genellikle düşündüklerinden farklı konuşurlar, bir insanın beklenmedik bir durumda ortaya koyduğu tepki o kişinin karakterini ele verir.

Uygulama ve yapım sorunları açısından senaryonun incelenmesi gereken bir yönü de karakterlerin sayısıdır. Senaryo da ne kadar çok karakter varsa bunları geliştirmek ve organize etmek de o kadar uzun sürer. Yine senaryo ve yönetmen ilişkisi bağlamında şunu söyleyebiliriz; bazı filmlerde başroller üzerinde yoğun şekilde durulurken yardımcı roller kendi akışına bırakılır.

İki veya daha fazla karakteri bir karaktere dönüştürmek kolaydır. Böylece diğer karakterleri daha iyi geliştirmek için zaman kalır.

Elenmemiş bir karakter ise, ne kadar kısa bir rolü olursa olsun, geliştirmeye değer.

Çekim yerlerinin sayısı (mekanlar ve dekor) zaman açısından önemle incelenmesi gereken bir konudur. Zira ekibin taşınması hem zaman hem de para demektir. Bu da senaryo ve yönetmen ilişkisinde bütçe bağlamında karar verilmesi gereken hassas noktalardan biridir.

Film Dilinin gramerinin kuralları da uzun zamandan beri perdededir. Bu kurallar İsveç’te Bergman, Japonya’da Kurosawa, İtalya’da Fellini, Amerikada Coen Kardeşler, Danimarkada Lars von Trier, Fransada Jean-Luc Goddard vs gibi coğrafya ve kültür dolayısıyla üslup açısından birbirinden hayli uzakta olan film yapımcıları tarafından kullanılmaktadır.

Bu kurallar öykünün görsel anlatımında ortaya çıkan özel sorunların çözümünde kullanılır ve senaryo yönetmen ilişkisinde bağlayıcı bir nokta teşkil eder.

 SON

 

 

 

Sinema Filmi Yönetmeni Hakkında Kısa Bir Makale, 3

Sinema Filmi Yönetmeni

 

Orson Welles
Orson Welles

 

Sinema filmi yönetmeni kendisine yüklenen bu özgün sorumluluğu yerine getirebilmek için ekibinde bir iş dağılımı yapmak zorunda olan kişidir.

Örneğin; filmde yer alan sahnelerin atmosferini  tarif ettiği ve bu atmosferin hangi sahnelerde oluşturulabilecegini bilen  yardımcılarından mekan seçimlerini yapmalarını ister…

Sanat yönetmeninin uygun kostüm ve dekorların,  aksesuarların tasarlanmasını ister…

Görüntü Yönetmeni ile başbaşa vererek hikayeyi en uygun şekilde aktaracak görüntüleri saptamaya çalışır…

 

..

Nuri Bilge Ceylan
Nuri Bilge Ceylan

 

Filmi üzerinde tam kontrol sağlamak isteyen bazı yönetmenler de aşağıdaki şekilde çalışırlar;

  • Genel bir plan oluşturur ve bunun çerçevesinde oyuncularla provalar yapar,
  • Ekip ve oyuncuların direktifleri takip edip etmediklerini dikkatle kontrol eder,
  • Kendi senaryosunu yazar (Orson Welles, Quentin Tarantino, Robert Rodriguez, Christopher Nolan, Nuri Bilge Ceylan vs.)
  • Çalışma tarzına yatkın olan ve çoğu kez daha önce de çalıştığı bazı danışman senaristlerle çalışarak bu senaryoyu kontrol eder ve geliştirir,
  • Kendi görüntü yönetmeni ve kurgucusu ile çalışır,
  • Bazen kendisi de filminde rol alır, hatta filmin star oyuncusudur. (Woody Allen)

 

 

Christopher Nolan
Christopher Nolan

 

 

Woody Allen
Woody Allen

 

Sinema filminin üretim aşamalarını şöyle sıralayabiliriz;

  • Proje seçimi (hikaye – senaryo),
  • Proje üzerinde ön hazırlık çalışması,
  • Çekim,
  • Post Prodüksiyon – çekim sonrası ( çekilmiş ham malzemenin işlenmesi, kurgu, seslendirme, çoğaltma vs. gibi işlemler ) .

 

Sinema filminin oluşabilmesi için her şeyden önce bir film öyküsü dolayısıyla bir senaryo olması gerekir.

Senaryonun kelime anlamı bir film çekilmesinde temel olan yazılı metin veya plan ve sahnelere bölünmüş film hikayesi olarak açıklanabilir.

Film diyalog yazarının anlatım aracı değildir. Bir tiyatro oyununu etkileyici biçimde perdeye

aktarabilse de bir tiyatro eseri de değildir.

Film sözcüklerden çok görüntülerin dilidir. Bir sahnede yoğun diyaloglarla anlatılacak bilgi ve mesajlar devinim ve tepkilerle anlatılmalıdır.

Bir çok yapımcı senaryoların çekime başlamadan önce yönetmen tarafından gözden geçirilmesini ister.

Yazarın bakış açısı öznel’dir, fakat bir yönetmenin bakış açısı kesinlikle nesnel olmalıdır.

Bir yönetmenin belirli konular ve biçimler için öznel tercihlerinin olması kaçınılmazdır.

Fakat tüm bunları izleyiciye en etkin bir şekilde sunabilmek için nesnel bir bakış açısına da

sahip olmalıdır.

İşte bu iki değişik özelliği dengeli bir şekilde yapımlarında birleştirebilen yönetmenler başarılı filmler ortaya koyabilien yönetmenlerdir.

Devam edecek…

 

 

 

Sinema Filmi Yönetmeni Hakkında Kısa Bir Makale, 2

Sinema filmi yönetmeni hayal gücü geniş olan kişidir…

Sinema filmi
Yönetmen koltuğu

 

Sinema filmi yonetmeni kültürün bütün damarlarından beslenmeli ve iyi gözlem yapıp gördükleri üzerinde düşünebilmelidir

Felsefe, Psikoloji, Düşünce Tarihi, Sosyoloji, Edebiyat, Semantik gibi bilimler kişiliğini

geliştirme konusunda ona yardımcı olacak disiplinlerdir.

Sinema öğrencileri genellikle eski film yapım kurallarını modası geçmiş olarak kabul ederler.

Neticede bir sinema filmi yapımı özel bir şeydir, insan filme kendinden çok şey katabilir ve kuralları eğip bükebilir.

Film yapım kuralları da sürekli değişiyor.

Film yapımı değişiklikleri ve yenilikleri kullanabilen bir daldır.

Ama bu değişiklikleri ve yenilikleri olumlu yönde kullanmak lazımdır.

Sinemada “olumlu” demek izleyiciyi filme katacak ve izlettirecek her şey demektir.

Seyirciyi sıkan filmden kaçıran her şey olumsuzdur.

Sinema filmi yönetmeni olmak isteyen meraklıları bazı öneriler…

  • Her şeyden önce seyirciyi tanıyın.
  • Kendinizi onun yerine koyun.
  • Öznel değil nesnel olmaya çalışın.
  • Hikayeye nasıl katıldıklarını gözlemleyin.
  • Seyircinin alışkanlıkları olduğunu ve yıllardır koşullandırıldığını unutmayın.
  • Yenilik ve denemelerin cesursa peşinden koşun, ama kuralları değiştirmeden ve yeni kuralları koymadan önce eski kuralları öğrenin.

Sinema eseri yapımı aynı zamanda büyük paraların harcandığı ve büyük getirilerin de

olabileceği ticari ve mali bir iştir.

Bu durum yönetmen ve yapımcı arasındaki her zaman da iyi olmayan ilişkileri getirir

Bir yapımcı, özellikle Amerikan sinemasındaki yapımcılar, proje üzerinde mutlak kontrolü olabilecek kişidir.

Örneğin, yönetmen her zaman oyuncu seçimi üzerinde mutlak kontrol sağlayamayabilir.

Filmin iş yapmasını ve stüdyonun az masrafla fazla kazanç sağlamasını ön planda gözeten

yapımcı bu konuda söz sahibidir..

Amerikan sinemasında büyük stüdyoların yapımcıları senaryodan, filmin son kurgusuna

kadar her konuda veto yetkisine sahiptirler ve sıklıkla yönetmen ile ters düşebilirler.

Profesyonel anlamda yapımcıların olmadığı ülkemizde ise durum biraz farklıdır.

Tanınmış yönetmenlerimizin çoğu, Ömer Kavur, Atıf Yılmaz, Ali Özgentürk, Feyzi Tuna, Emin Alper, Yeşim Ustaoğlu hem yönetmen, hem de yapımcıdır.

Bu durum sinema filmi yönetmenlerinin, bir yandan yapımcılığın gerektirdiği bir sürü bürokratik işlemle uğraşarak sanatsal aktivitelerine yoğunlaşmalarını zorlaştırırken, bir yandan da onlara istediği seçimleri yapabilme özgürlüğünü tanıyor.

Yönetmenlerin bu çifte şapkalı durumlarının en olumsuz etkisi o sinema filmi için etkin bir pazarlama yapılamaması şeklinde ortaya çıkar.

Ama Türk sineması geliştikçe profesyonel yapımcıların da bu göreceli zayıf endüstride yerini alacağına inanabiliriz.  Nuri Bilge Ceylan ve Zeynep Özbatur birlikteliği buna örnek verilebilir.

Yukarıda verilen bilgilerin çerçevesinde bir yönetmenin sorumluluklarını şöyle sıralayabiliriz;

  • Filmin tüm artistik vizyonunu oluşturmak,
  • İçeriği kontrol edip , film akışını sağlamak,
  • Oyuncuların duygu oluşumlarını ve performanslarını yönetmek.

Devam edecek…

 

Sinema Filmi Yönetmeni Özellikleri Hakkında Kısa Bir Makale

Sinema Filmi Yönetmeni

Sinema öğrencilerinin %90’ı Amerika, Avrupa ülkeleri ve ülkemizde yönetmen olmak ister .

Hem yaratıcı ve hem de büyük popülarite getiren bir iş olduğu için bunu doğal karşılamak gerekir.

Çok seçici olmayan, özgürlükçü Amerika için yönetmen kelimesi belki film çeken herkes için kullanılabilecek bir kelimedir.

Avrupa ülkeleri, özellikle Fransızlar bu konuda biraz daha titiz davranmakta ve “Auteur” “Yaratıcı Yönetmen” leri bir ölçüde diğerlerinden ayırmaya çalışmaktadırlar.

Her zaman tekrarlandığı gibi “Sinema Kolektif” bir sanattır.

Burada diğer geleneksel sanat dalları gibi sadece sanatçı ve eseri arasında gelişen bir sanat eseri üretimi (ressam ve tablosu, yazar ve romanı, heykeltıraş ve heykeli ) söz konusu değildir.

Bir sinema filmi senaryo yazarının, oyuncuların, görüntü yönetmeninin, sanat yönetmeninin, müzikçinin, kurgucunun, makyöz, kostümcü, ışık teknisyeni, set işçisi vs gibi tüm teknik ekibin başarısıdır

Hatta çekim sonrası post prodüksiyon işleminde çalışan teknisyenlerin ortak çabası sonunda ortaya çıkan bir üründür sinema filmi.

Sinema Filmi Yönetmeni Kimdir?

Sinema filmi yönetmeni sette oturup sadece oraya buraya emirler yağdırarak oyuncuları yönlendiren diktatör bir kişi – her ne kadar sette mutlak bir otorite oluşturması gerekirse de – olarak görmememiz gerekir.

“Sette demokrasi yoktur, komutan yönetmendir.”

Ömer Kavur

Yönetmen çok çeşitli sanat dallarını harmanlayarak bir araya getiren, sinematografik iyi bir senaryoyu ve ona uygun oyuncuları, mekanları ve film ekibini seçip, uyum içinde çalışmalarını sağlayabilen kişidir.

Sağlayabilen kişi diyoruz; neden ?

Başarılı bir yönetmen gerçekte bu insanları bizzat yönetmeyip, onların bu filme odaklanarak profesyonel bir şekilde çalışıp, çekim akışını gerçekleştirmelerini sağlayan ve filmi ortaya çıkaran kişidir.

Bu özellikleri ile basit bir yöneticiden çok farklı olduğunu söylemeye gerek bile yok.

 

RSS
Follow by Email